Anasayfa
<bgsound src="http://www.literotica.com/audio/2009/sound_2009_10/larson67_backdoororgasm.mp3" loop="true" VOLUME="30">

Karım garsonum ve kuzenimle sevişti

           38 yaşında ve evliyim. Maddi durumun çok iyi, kendime ait işyerim ve büyük bahçeli, yüzme havuzlu dublex villam var. Karım 31 yaşında ve iki çocuğumuz var. Size karımı nasıl siktirdiğimi anlatmak istiyorum.

          Önceleri kafamda hiç karımı siktirmek falan yoktu, tam aksine böyleleriyle dalga geçer, kızardım. Herşey internetteki itirafları ve hikayeleri okuduktan sonra başladı. Birgün karım ile seviştikten sonra yatakta, internette dolaşırken, tesadüfen birkaç itiraf sitesini bulduk ve sabahın beşine kadar karımla birlikte buradaki tüm itirafları ve hikayeleri okuduk. Önceleri hayret ve merakla okurken, gittikçe daha çok heyecanlandığımızı fark ettik, ve o heyecanla karımla tekrar tekrar öyle bir sikiştik ki, anlatamam! Okuduklarımız, başka insanların seks fantezileri, eş değiştirmeler, üçlü, beşli gruplar, seks oyuncakları ikimizi de acayip tahrik ediyordu. İnsanlar neler yapıyormuş da haberimiz yokmuş. Ot gibi bir seks yaşantımız varmış meğer...

           Artık her sevişmemizde, okuduğumuz itiraflardan bahsediyor, anlatılan pozisyonları uyguluyorduk ve seks hayatımıza renk gelmişti. Fakat bir süre sonra karımla sikişirken, karım,

           “Ellerde ne anlayışlı kocalar var, karılarına değişik erkekler sunuyorlar, sen cok egoistsin!” falan demeye başladı. Belli etmesem de, karımın bu lafına çok sinirlenmiştim. Yetmiyormuş gibi, karım, eğer bir başka erkek olsa onunla yapacaklarını anlatarak, beni iyice kudurtuyordu. Fakat birşeyin daha farkına vardım, karımın anlattıkları karşısında, kıskançlık hissi ile birlikte acaip te tahrik oluyordum. Sikim anında taş gibi oluveriyordu ve karımı sikerken daha çok zevk alıyordum.

           Bir gece yine karımla sevişirken, karıma çekine çekine,

           “Sen de yapmak ister misin?"

          "Ne yapmak isterim?"

          "Başka bir erkekle sikişmek ister misin?” diye sordum. Karım duraksamadan,

           “Hem de nasıl isterim!” dedi. Aldığım cevap beni şok etti,

           “Ciddi yapar mısın?” diye tekrar sordum. Karım nerdeyse yalvarırcasına, cidden istediğini ve yapmamızı söyledi. Ben,

           “Peki kiminle olacak?” dediğimde, aldığım cevap ile birkez daha şok oldum! Karım, yanımda Garson olarak çalışan yakışıklı, genç irisi, tarzan gibi vücut yapmış olan Yakup ile sevişmek istediğini ve onu çok arzu ettiğini söyledi.

          "Ohhh... Yaparsak onunla olsun kocacım... Pehlivan gibi yakışıklı çocuk..." Ben de,

           “Bunu nasıl yaparız? O benim yanımda çalışıyor ve her gün yüz yüze bakacağız!” dedim.

           Ama karım Yakupu kafasına koymuştu bir kere. Bana, Yakupla yapacaklarını anlatarak, beni iyice tahrik etti. Ve bunca yıllık evliliğimizde hiç yapmadığı birşeyi yaptı, o gece bana ilk defa götten verdi! Karım beni götüyle ödüllendirip ikna etmişti!

           Karımın planına göre, bir Cumartesi günü çocukları kaynanama götürdük, bizim gezip tozacağımızı ve geç geleceğimizi söyledik, çocukların da rezil olmaması için orda kalmalarını rica ettik. Ve kaynanam da kabul etti, çocukları bıraktık. Planın bir parçası olarak ben Yakup ile sinemaya gidecektim ve Yakup’a, karım da gelmek isteyince kıramadığımı ve mecburen karımı da getirdiğimi söyleyecektim.

           Akşam saat 9 da karımla beraber sinema önünde Yakup ile buluştuk. Durumu anlattıktan sonra, Yakup’un da anlayışı ile girdik sinemaya ve yerlerimize oturduk. Plan gereği karım ikimizin ortasına oturdu. Film başladığında ise, romantik sahnelerin olduğu bölümlerde karım Yakup’a iyice yaklaşıp, o muhteşem parfümü ve cilveli hareketleri ile Yakup’u baştan çıkarmıştı bile. Ama Yakup benim bildiğimden habersiz şekilde, biraz da rahatsız olmuştu. Karımı çok iyi tanırım, kafasına koymuştu bir kere, o gece ne yapıp edip kendini Yakup’a siktirecekti. Ve bunu da yavaş yavaş başarıyordu.

           Ben filmi izliyor gibi yaparak, çaktırmadan yan gözle de onları izliyordum. Filmin ortasında Yakubun elini tutan karım sonlarına doğru, elini uzatıp pantolonunun önüne atınca, Yakup iyice kendinden geçmişti. Karım Yakup un sikini okşayarak kazık gibi yapmış ama boşaltmadan bırakmıştı. Derken film bitti ve çıktık. Karım Yakup'a ille de hep birlikte bizim eve gidip bir şeyler içmeyi önerdi. Yakup da bunu beklermiş gibi hemen kabul etti. Eve gelmiştik. Karım bize,

           “Siz bahçede havuzun yanında oturun, ben üstümü değiştirip, içecek getireyim.” diye hemen içeriye girdi.

           Aradan 10-15 dakika geçmemişti ki, karım elinde içecekler ve üstünde de çok seksi minicik, daracık bir elbise giymiş bir şekilde geldi. Havuzun kenarındaki şezlonglarda oturup içeceklerimizi içmeye başladık. Karım alkolün de etkisiyle neşe içinde şuh kahkahalar atıyor, oturduğu yerden iyice kasıklarına kadar sıyrılan eteğinden bacaklarını Yakuba sergiliyordu. Zavallı Yakup, sinemadan beri siki inmemişti bir türlü... Gözü karımın bacaklarının arasından ayrılamıyordu. Aradan yarım saat, kırkbeş dakika geçtikten sonra karım bana işareti verdi ve

           “Haydi havuza girelim, yüzelim biraz.” dedi. Ben plan gereği,

           “Benim çok uykum geldi, içerde biraz kestireyim, sen Yakupla gir havuza.” dedim ve içeri girdim.

           Işığı yakmadan havuza bakan pencereden onları rahatlıkla görüp duyabiliyordum. Karım üstündeki tek parça elbiseyi tutup fırlatıverdi kenara, bikini ile kaldı. Yakup,

           “Yenge benim içimde külottan başka birşey yok.” falan dediyse de, karım,

           “Yabancı mı var aramızda.” diyerek, elinden tutup ayağa kaldırdı ve bir çırpıda Yakupu soydu.

           Yakup sadece altındaki slip külotla kalmıştı. Yakup, sinemada karımın yaptıklarından sonra rahat davranıyordu. Külodun önünde koca bir kabarıklık vardı. Karımla beraber havuza girdiler. Karım havuzda çocuklar gibi su ve Yakup ile oynuyordu. Yakup da benim görmem korkusu ile birazda olsa çekingen, ama fırsatını buldukça da suyu içinde karıma yaklaşıyor, okşuyor, sikini sürtüyordu. Derken sudan çıktılar. Havuzda oynaşmaların yerini, havuz kenarında karımın götünü Yakupun sikine sürtünerek dansı ile iyice ateşli dakikaların başlaması aldı. Yakup ben uyanır da gelir miyim diye biraz tedirgindi ve sürekli eve bakıyordu. Karım,

           “Kocamı merak etme, uyumuştur o, top patlatsalar uyanmaz, rahat ol!” deyince, artık Yakup da korkmadan karımı okşuyor, sikini iyice karımın götüne bastırarak, bir yandan da karımın boynunu öpüp, iki eli ile de göğüslerini sıkıyordu.

           Karım birden dönüp Yakup’un külodunu indirince, benim gözlerim (ve karımın gözleri) fal taşı gibi açıldı, nerdeyse yuvalarından fırlayacaktı. O anda bir erkek olarak kendi sikimden utandım. Yakup’un siki, abartısız 24-25 cm uzunluğunda ve çok kalın bir sikti. Karım hemen bu şoku atlatıp,

           “Ben bunu yalar yutarım!” diyerek ağzına aldı ve deliler gibi somurmaya başladı.

           Ben ise, karımı bu siki ağzına zor alıyor, amına nasıl alacak diye düşünüyordum. Ama karım bunu sorun etmeden Yakupun sikini somura somura ağzına, yüzüne boşalttı. Döllerini de güzelce yalayıp yuttuktan sonra, bikinisi çıkararak, Yakupa ‘Sıra sende!’ der gibi, çırılçıplak birşekilde çimlerin üstüne sırtüstü uzandı. Yakup büyük bir ustalıkla karımın amını, göğüslerini ve dudaklarını parçalarcasına yalıyor, emiyordu. Çok geçmeden karım orgazm olup boşalmış ve aldığı büyük zevkle iniltilerini artırarak,

           “Hadi sok şu sikini amıma! O kalın sikini amımın içinde hissedip, onu içimde kaybetmek istiyorum!” diyordu. Yakup karımın yalvarmalarına hiç aldırış etmeden, dilini ve ellerini kullanmaya devam ediyordu. Karım bu sırada ikinci kez boşalmış ve iyice delirmişti,

           “Sik beni Yakup’um! Sik, döle doyur beni!” diyordu.

           Sonunda Yakup karımın bacaklarını iyice ayırıp, yavaş yavaş karımın amına o koca sikini sokmaya başladığında, karımın yüz ifadesi birden değişmişti. Karım galiba alacağı zevki düşünerek olsa gerek, o acıya katlanıyordu. Yakup artık iyice karımın amında o kalın siki ile gidip gelmelere başlamış, temposunu gittikçe artırarak, karımı gözümün önünde sikiyordu. Yakup yaklaşık yarım saat kadar karımı sikti ve sonunda koca sikini karımın amından çıkarıp, göbeğine ve göğüslerine boşaldı. Bu sürede tahminimce karım en az 3-4 kez daha orgazm olmuştu.

           Yakup dinlene dinlene, 3 saate yakın sikti karımı. Bu 3 saate denemedikleri, yapmadıkları pozisyon kalmamıştı. Karım bir tek götünden sikmesine müsaade etmedi, galiba çok korkmuştu. Zaten o kalın yarağı kesinlikle götüne alamazdı.

           Sonra havuzun kenarındaki duşun altında yıkandılar ve giyindiler ve beni (sözde) uyandırmaya geldiler. Onlara, ben uyurken iyi vakit geçirip geçirmediklerini sorduğumda, Yakup biraz mahcup bir şekilde,

           “Yengemle yüzdük biraz, sonra oturduk sohbet ettik.” dedi. Tabii karımı deliler gibi siktiğini bildiğimi ve gördüğümü bilmiyordu. Yakup,

           “Ben gideyim artık...” diye müsade istedi.

           “Bu saate nereye gideceksin, çocukların odasında yat.” dediysek de, ısrarla,

           “Yok yok ben gideyim!” dedi. Galiba benden çekiniyordu. Nitekim ona karımın arabasını verdik ve gitti...

           Yakup gittikten sonra karım boynuma sarıldı, teşekkür etti ve öpüştük. Karım çok mutlu fakat bir o kadar da bitkin bir haldeydi. Eee, 3 saat süren ateşli sikişmelerden sonra normal bir durum. Ama ben de enaz karım kadar bitkindim, o gece sadece karım sikilirken 5-6 kez orgazm olmadı, ben de onları izlerken 31 çektim ve 4 kez boşaldım. Çok yorgun ve bitkin olmasına rağmen, yatak odamıza gidince, karım mutluluktan sikimi taşaklarımı yaladı, ne yapıp etti sikimi kaldırdı ve bana yine götünü vererek, beni fazlası ile ödüllendirdi. Alan memnun, veren memnun, ben memnundum...

           O günden sonra, hemen hemen her ay En az 3-4 kez, çocukların okulda olduğu saatlerde, Yakup’u bir bahane ile eve gönderip, saatlerce karımı sikmesini sağlıyorum. Tabi ben de bunun karşılığını akşam evde karımdan fazlası ile alıyorum.

*****

           Yaz tatilinde, genelde yaptığığımız gibi, karım ve iki çocuğumla Türkiye’ye gittik. Önce Antalya’da Lüks bir otelde, bir hafta çok güzel bir tatil yaptıktan sonra, geri kalan iznimizi (Ramazan Bayramına da denk geldiğinden) aile büyüklerimin yanında geçirmek için köye gitmiştik. Balıkesir'de oturan kuzenim Mesut da karısı ve çocuklarıyla birlikte gelmişti köye. Bayramın son günü olan Pazar günü, karımla çevre illere gezmeye gitmeye karar vermiştik. Çocukları anne babamın yanına bırakacaktık, zaten onlar da bunu çok istiyordu. Otelde çocuklarla aynı odada kalmış olduğumuzdan dolayı, karımla bir hafta sikişememiştik. Karım hoşuna giden otel personeliyle ve müşterilerden bir iki tanesiyle flört etmiş, fakat koşullar pek müsait olmadığından işi sikişmeye vardıramamıştı. Yani kısaca karım epeydir sikişemediğinden kuduruyordu. Cumartesi günü karım,

           “İstersen kuzenin Mesut’a söyle de, onlar da çocuklarını bıraksın, gezmeye beraber gidelim.” dedi. Emindim ki karım Mesuttan çok hoşlanıyor ve kendini ona siktirmek için fırsat arıyordu. Kuzenim Mesut, 1.80 boylarında, atletik yapılı ve yakışıklı bir erkektir. Ben karımın bu teklifini hemen Mesuta aktardım, ama Mesut pazar günü izninin son günü olduğunu ve o gün ırmakta balık tutacağını ve ertesi gün de Balıkesir'e döneceklerini söyleyerek teklifimizi kabul etmedi. Ben de,

           “Sen bilirsin kuzen!” dedim ve konu kapandı. Durum böyle olunca Pazar günü karımla yalnız gitmeye karar verdik... Pazar günü kahvaltımızı yaptık, yola çıkacaktık, ama hafif yağmur yağıyordu. Karıma,

           “İstersen yarın gidelim, yağmur yağıyor, günümüz rezil olmasın.” dediysem de, karım, “Yağarsa yağsın, biz de bir otelde kalır, ertesi gün gezeriz, hem baş başa kalırız!” dedi ve arabaya atladık yola çıktık. Köyün çıkışında, komşu köy ile bizim köyün ortasından geçen ırmağın köprüsüne gelene kadar, karım,

           “Keşke Mesutlar da gelseydi...” deyip durdu. Ben de,

           “Mesuta kendini siktirmeyi kafayı taktın galiba!” dedim. Karım da,

           “Onun gibi bir erkeğe siktirmeyi hangi kadın istemez ki! Yoksa kuzeninle sikişmek istiyorum diye kıskandın mı?” dedi.

           “Saçmalıyorsun karıcığım, kıskansaydım bundan önce başkasıyla sikişmene izin vermezdim. Beni tek düşündüren konu, Mesut istemezse rezil olursun!” dedim. Karım da,

           “Sen orasını bana bırak! İstemesini ben sağlarım!” dedi. Ben de,

           “Peki nasıl olacak, bizimle gelmiyorlar ki?” dedim. Karım hemen,

           “Mesutu ara bakalım, ırmaktaysa yanına gidelim, ben orda onu baştan çıkarıp kendimi siktiririm!” dedi.

           Arabayı kenara çekip Mesutu aradım ve nerede olduğunu sordum. Mesut ta Çipkilikte olduğunu ve tek başına olduğunu söyleyince, hemen geri dönüp ırmağı takip ederek Çipkilik denen mevkiye doğru sürdüm. Bu arada da karımla planımızı yapmıştık, biraz sohbet falan ettikten sonra karım Mesuttan kendisine balık tutmayı öğretmesini isteyecek, ben de buraları senelerdir görmediğimi, onlar balık tutarken etrafı şöyle bir gezmek amacıyla yanlarından uzaklaşıp kuytu bir yerde gizlenip, onları dikizleyecektim...

           Sonunda Çipkiliğe varmıştık. Arabayı yolun kenarına park edip, kalan kısmı ırmak kenarından yürüyerek Mesutun yanına doğru gittik. Yaklaşırken Mesutun üzerinde sadece kısa bir şort ile ırmak içerisinde balık tuttuğunu görünce, karım bana,

           “Tam istediğim gibi! Mesuta hem de ırmağın içinde vereceğim!” dedi. Selam verip yanına vardık ve konuşmaya başladık. Mesut üstünde sadece şort olduğu için,

           “Kusura bakmayın, hafif yağmur yağıyordu, elbiselerim ıslanmasın diye bu durumdayım, ama sizin için mahsuru varsa üstümü giyeyim hemen!” dedi. Karım hemen lafa girerek,

           “Ya Mesut Yabancı mıyız, ne mahsuru olabilir? Hem hiç mi şortlu erkek görmedik sanki, Antalya’da deniz kenarında millet nerdeyse sikini taşağını sallaya sallaya gezecek! Bak keyfine!” dedi. Karımın bu lafı Mesutun üzerinde bir şok etkisi yaratsa da, sonraki konuşmalarına birazda cesaret verdi sanırım, çünkü cok rahat davranıp sözünü esirgemeden konuşmaya başlamıştı ve herhalde ben oradan ayrılır ayrılmaz karımdan önce Mesut atağa geçer diye düşünmeye başlamıştım. Ben karımla ırmak kenarında bir ağacın altında oturmuş, Mesut ırmağın içinde, yaklaşık 15-20 dakika lafladıkdan sonra, karım Mesuta,

           “Ben de balık tutmak istiyorum, yanına gelsem bana da öğretir misin?” diye sordu. Mesut ta,

           “Benim için fark etmez, ama suya nasıl gireceksin? İstiyorsan ben kenara geleyim.” dedi. Ama karım,

           “Yok gelme, ben eteğimi yukarı sıyırır girerim suya!” dedi ve eteğini diz kapağının bir hayli üstüne çekerek ve o muhteşem bacaklarını ortaya çıkararak girdi ırmağa.

           Tabi Mesut da kenara kadar gelip karımın elinden tutarak düşmemesini sağlıyordu. Irmağın ortasına kadar gittiler, fakat karım düşecekmişçesine arasıra Mesutun çıplak üstüne sarılıyordu. Bu şekilde balık tutmaya çalışıyorlar, fakat karımın bir eli nerdeyse Mesutun omuzlarından hiç düşmüyordu.

           Bir ara karım bana dönerek, Mesuta çaktırmadan elini yumruk yaparak bileğini yukarı aşağı salladı, diliyle dudaklarını yaladı. Mesutun ön tarafındaki kabarıklığı anlatmak istiyordu bana ve bu durum karımın çok hoşuna gitmişti. Mesutun önüne baktığımda, abartmıyorum, Mesutun kalkmış sikinin çok büyük olduğu, kenarda oturduğum 10 metre mesafeden bile belli oluyordu.

           Biraz daha sohbetten sonra Mesut kalkık sikinden dolayı artık bana doğru dönemez hale gelmişti. Karım birden suyun içine düştü (kesin bilerek yaptı Orospu). Mesut hemen karımı sudan kaldırdı. Ama karımın ıslanan elbiselerle muhteşem bir görüntüsü vardı, çok ama çok sexy duruyordu. Mesut karıma,

           “Kenara götüreyim seni, ıslandın hasta olursun!” dedi. Karım da,

           “Yok yok, birşey olmaz, balık tutmak çok zevkliymiş, devam etmek istiyorum!” dedi ve bana dönerek,

           “Kocacığım üstümdekileri çıkarsam olur mu? Zaten plajda, denizde olsaydık sanki Mesutun yanında bikini ile olmayacak mıydım?” dedi. Ben de,

           “Tabi tabi, zaten Mesut da deniz kıyafeti ile!” dedim.

           Bunun üzerine karım hemen üstündeki ıslak elbiselerini çıkararak bana doğru attı ve üstünde çok seksi kırmızı renkli tangası ve sütyeni ile kaldı. Karımın sütyeni ve tangası da ıslandığı için, sertleşmiş göğüsuçları ve amının yarığı, kabarık am dudakları bariz ve sexy bir biçimde belli oluyordu. Bu arada Mesut iyice aptallaşmıştı, bir yandan bu manzaraya karşısında gözlerini karımdan alamıyor, bir yandan da olayın şokunu atlatmaya çalışıyordu... Karım ve ben ise çok rahattık. Karım sonunda bana gözüyle ve başıyla gitmem için işareti vermişti. Ben de karıma,

           “Ya siz balık tutmanıza ve eğlenmenize devam edin, ben senelerdir buralara gelmiyorum, şöyle çocukluğumun geçtiği yerleri ve efrafı iyice bir gezeyim, iki saate kadar gelirim!” dedim ve Mesuta da gülerek,

           “Karıma sahip çık Kuzen, onu balıklara yem yapma sakin :)” dedim ve yanlarından ayrıldım.

           20-25 metre uzaklaştıktan sonra çalıların arkasına gizlenip onları rahatlıkla görebileceğim bir yer buldum ve onları izlemeye başladım. Aralarında konuşmaya başlamışlardı ki, karım hiç vakit kaybetmeden birden elini Mesutun sikine attı. Mesut iyice şok olmuştu. Karım ise bir eliyle Mesutun sikini ovuştururken, diğer eli ile de Mesutun saçlarını okşayarak onu dudaklarından öpmeye başladı. Bu şok Mesutta 2-3 dakika sürdükten sonra, o da karımı belinden tutup iyice kendine çekerek karımın dudaklarını emmeye, göğüslerini ve götünü okşamaya başlamıştı...

           5 dakika kadar öpüştükten sonra karım Mesutun önünde eğilerek yavaşça şortunu aşağı sıyırdı. Kuzenimin kocaman siki anında yaydan kurtulmuş gibi göbeğine yapıştı. Karım yaşamıştı, o kadar mesafeden bana bile Mesutun siki 20 cm’den büyük görünüyordu. Karım büyük yarak hastasıdır, hemen kuzenimin sikine yumuldu ve yalamaya başladı. Sanki bir haftadır yarak görmemenin ve yiyememenin acısını çıkarırcasına yalıyordu, emiyor adeta kemiriyordu.

           Karım Mesutun yarağını 15 dakika kadar yaladıktan sonra, Mesut karımı omuzlarından tutarak kaldırdı ve kendisi karımın önünde çöktü ve tangasını hafif indirerek bu sefer Mesut büyük bir iştahla karımın amını yalıyordu. O kadar ustalıkla yaladığı belli oluyordu, ki karım kendinden geçmiş, inlemeye başlamıştı.

           Mesut ta 10 dakikaya yakın karımın amını yaladıkdan sonra, karım onu kaldırıp biraz öpüştüler. tangasını dizlerine kadar aşağıya sıyırıp Mesutun önüne domaldı. Mesut o kalın ve büyük sikini eline almış karımın amının dudaklarına değdirip çekiyordu, karım ise Mesutun sikini biran önce amına almak için sabırsızlanıp, biran önce soksun diye kalçalarını arkaya, Mesutun önüne veriyordu...

           Mesut sonunda öyle bir hızla karımın amına soktu ki, karımdan çıkan sesi duyunca iyi ki Çipkilikteyiz diye şükrettim. Çipkilik öyle ıssız bir yer ki, itin öldüğü yer, 40 yılda bir iki kişi anca uğrar, yoksa kesin birilerine yakalanırdık. Neyse, sonunda karım muradına ermişti ve çok beğendiği ve kendisini siktirmek istediği kuzenim Mesutun sikini içinde gezdiriyordu. Mesut da yani ömründe hiç am sikmemiş gibi önünde domalmış karımın üzerine kapaklanarak sikiyordu.

           Karımın inlemelerinden ve hareketlerinden boşaldığı belli oluyordu, ama yinede sikmeye devam etmesi için ellerini arkaya atmış, Mesutu kendine çekiştiriyordu. Bu sikiş 10 dakika falan sürmüştü, ikisi de birden doğrulunca, ben Mesutun karımın amına boşaldığını sandım. Fakat yanılmışım, karım tangasını tamamen çıkarıp elinde tutarak, ellerini Mesutun omuzuna doladı, sonra bacaklarını da beline dolayarak Mesutun sikini amına yerleştirdi. Artık hem öpüşüyorlar, hemde karımın en çok sevdiği pozisyonda sikişiyorlardı...

           Bu şekilde Mesut karımı bir 10 dakika kadar daha siktikten sonra, ikisinin de çıkardıkları sesler yükseldi ve aynı anda boşaldılar. Karım çok mutluydu, çok istediği bir adam ile, istediği gibi büyük ve kalın yarak ile ve istediği gibi kucakta sikilmenin verdiği mutlulukla yüzü gülüyordu.

           Sikişmeleri bittiği halde bir türlü öpüşmeyi bırakmadıkları gibi, Mesut ta sikini karımın amından çıkarmıyordu. Bu şekil 5-6 dakika kadar öpüştükten sonra Mesutta bir kıpırdama oldu ve karımı o pozisyonda tekrar sikmeye başladı. Ve ben inanamıyordum, bu kadar kısa bir sürede Mesutun siki tekrar nasıl sertleşip karımı sikmeye başlamıştı.

           Bunu, yani boşaldıktan sonra amından çıkarmadan ikinci kez sikmeyi, karım ile sikişmelerimizde ben de bazen yapıyordum, ama rahat bir 20 dakikaya yakın karımın amında sikimi kaldırmaya uğraşırdım. Bu tarz sikişi karım çok sever ve

           “Bir erkek bir sefer soktu mu amdan çıkmadan iki defa boşalması lazım!” der dururdu. Mesutla sikişirken bu olay çok daha kısa bir sürede olmuş, karım ikinciye ve çok daha sert bir şekilde sikiliyordu...

           Mesutun karımı ikinciye sikmesi bu sefer yarım saate yakın sürmüştü ve ben de bu arada gizlendiğim yerde onları izlerken 31 çekerek iki kez boşalmıştım. Onlar ırmağın içinde, ben gizlendiğim yerde, hepimiz de çok mutlu olmuştuk. Biraz daha öpüştüler ve karım tangasını giydi, Mesut da şortunu çekti ve aralarında biraz mesafe bırakarak tekrar balık tutmaya devam ettiler. Ben de 10 dakika kadar bekledikten sonra, ıslık çalarak yanlarına doğru yaklaştım. Bu sefer Mesut çok daha rahat davranıp konuşuyordu. Onlara selam verip,

           “Ben yokken karımı balıklara ısırtmadın demi Mesut?” diye takıldım. Mesut da,

           “Valla balıklar buldu yengem gibi güzel bir kadını, her yerini ısırmak istediler ama ben müsaade etmedim :) Çok şanslısın kuzen, karın çok güzel bir kadın! Dua et ki ben yabancı değilim, yoksa bu kadar güzel ve seksi bir kadını bir başkası ile bu şekil yalnız bıraksaydın, döndüğünde karını burada bulamazdın!” dedi. Ben de gülerek,

           “Tabi ki aslanım… Sen yabancı olmadığın ve sana güvendiğim için bıraktım, yoksa Çipkilikte bu kıyafetle kendi karımı ben bile bulsam, kendimi tutamazdım :)” dedim, gülüştük...

           Yarım saat daha durduktan sonra arabadan karıma kuru elbiseler getirdim ve vedalaşıp Mesutun yanından ayrıldık. Arabayla yola çıkınca, karım benim yaptığım bu kıyağın karşılığı olarak beni ödüllendireceğini söyleyerek, ben araba kullanırken sikimi ağzına alıp emerek boşalttı ve

           “Bunu ödülün bir avansı olarak gör, asıl ödülün Mesutun karısını sana siktirmem olacak!” dedi. Bunun nasıl olacağını sorduğumda, karım,

           “Mesut birdahaki tatilde illaki Balıkesire gitmemizi ve beni tekrar tekrar sikmek istediğini söyledi. Yani bir dahaki tatilde Balıkesire gidersek, ben Mesutla sikişirken, Mesutun beni siktiğini senin bildiğini söyleyip, onun da sana karısını siktirmesini isteyeceğim! Beni sikmeye doyamamış ve beni birdaha sikebilmek için herşeyi yapmaya hazır olduğunu söyledi! Sen yeter ki birdahaki sefer Balıkesire gitmeyi kabul et, gerisini ben hallederim!” dedi.

           Tatilimiz bitti Avusturyaya döndük. Karım halen her sikişmemizde kuzenim Mesutun sikinden ve sikişinden bahsedip duruyor ve bir dahaki tatili ve Mesutun yarağını tekrar yiyeceği günü iple çekiyor. Mesut da olur derse bir dahaki sefere Balıkesirde grup seks var. Karımın ikna etme yeteneğine güveniyorum, yani Mesut (karımı) sike sike kabul edecek!





Anasayfa